31 Ağustos 2011 Çarşamba

Davila Vitesse'ye Kiralandı

Geçtiğimiz günlerde anlaşmaya vardığımız Meksikalı futbolcu Ulises Davila, bu sezon için Hollanda'nın Vitesse takımına kiralandı... Yaklaşık bir hafta kadar önce de genç defans oyuncumuz Tomas Kalas'ı Vitesse'ye kiralamıştık. Davila bu sezon Hollanda'da top koşturacak bir diğer futbolcumuz oldu. Avrupa futboluna alışması adına alınmış iyi bir karar. Genç oyuncu umarım bu sezonu verimli şekilde geçirir ve gelecek sezon bu takıma çok şey katacak biri olarak Chelsea'ye döner.

28 Ağustos 2011 Pazar

Genç Meksikalı Ulises Davila Chelsea'de

Altyapısından çıkardığı oyuncularla tanınan Meksika'nın köklü kulüplerinden Chivas'ın genç oyuncusu Ulises Davila ile dün 5 yıllık sözleşme imzaladık. Daha çok bu yaz U-20 Dünya Kupası'nda Meksika'da yaptıklarıyla öne çıkan Davila, takımını turnuvada 3. sıraya taşıyan önemli isimlerden oldu.

Asıl mevkisi ofansif orta sahanın yanı sıra forvet olarak da oynayabilen genç Meksikalı hakkında teknik direktörümüz Emenalo şöyle konuştu: "Ulises, birçok kulüp tarafından izlenen bir oyuncuydu ve son birkaç turnuvada inanılmaz bir gelişme gösterdi. Bu oyuncuyla anlaşmaya varmış olmak mutluluk verici. Chivas, oyuncu geliştirme sistemiyle dünyada ün salmış bir kulüp. Ulises'in burada da bu gelişimine devam edeceği ve Chelsea'nin önemli bir oyuncusu olacağı konusunda güvenimiz tam."

Daha önce Javier Hernandez, Carlos Vela, Carlos Salcido ve Omar Bravo gibi isimleri çıkaran Chivas'ın umarım bu ününü sürdürecek bir oyuncudur Ulises Davila. Tek dileğimiz bu.

Biraz ipucu vermesi adına genç oyuncunun gollerinden oluşan bir klibi de paylaşıyorum...

27 Ağustos 2011 Cumartesi

PL 3. Hafta: Chelsea 3 - 1 Norwich

Premier League'in 3. haftasında bugün Norwich'i ağırladık kendi sahamızda. 3-1'lik bir galibiyetle de puanımızı 7'ye çıkardık. Fakat beklediğimin aksine hiç de rahat bir galibiyet olmadı bu. Ligin yeni ekibi, gücü zaten belli olan Norwich'e öyle pozisyonlar verdik ki... O her maç övündüğümüz defansımızdan eser yoktu diyebiliriz. Ama nihayetinde Bosingwa, Lampard ve yeni transferimiz Mata'nın golleriyle 3 puana ulaştık ve Premier League'e yeni çıkan takımlara karşı sahip olduğumuz yenilmemezlik rekorunu 62 maça çıkarmış olduk.

Maça kısaca bakalım... Karşılaşmaya çok iyi başladık. 5. dakikada Bosingwa'nın uzaktan çektiği harika şutla öne geçtik. İlk yarıda gol dışında, top hakimiyeti ve pozisyonlar anlamında da iyiydik diyebiliriz fakat kimi dakikalarda Norwich gibi bir takıma verilmeyecek şanslar verdik. Yukarıda bahsettiğim defansımızın bugünkü kötü performansı ne zaman bir patlak verecek diye bekliyordum ki ikinci yarının 63. dakikasında bir kaleci-defans anlaşmazlığı şeklinde ve ne yazık ki golle sonuçlanarak kendisini gösterdi. Hilario'nun çıktığını gören Ivanovic, yapmaması gerektiği halde kafaya çıkarak Hilario'nun hamlesini bozdu ve topu önünde gören Holt da skoru eşitleyen golü attı. Durum eşitlenene kadar ilk yarıdaki performansı defansımıza rağmen fena olmayan bir şekilde götürüyorduk fakat golden sonra defansımız da iyice çöktü. Sürekli boşluklar vermeye başladı. Özellikle çoğu maçta övündüğümüz sağlam defanslarımızdan Ivanovic, ne olduysa bugün çok kötüydü. Sadece defansif anlamda da değil... İkinci yarıda bomboş bir %100'lük gol pozisyonunu da kaçırdı. Ve durum böyle giderken Ramires 80'de ileri doğru öyle bir çıkış yaptı ki kaleci ceza sahasında ancak önüne atlayarak durdurabildi ve Brezilyalı oyuncu kendini yerde buldu. Kaleci haliyle kırmızı kartı gördü ve biz de büyük ihtimalle galibiyeti getirecek penaltıyı kazanmış olduk. Klasik penaltı adamımız Lampard, o sert vuruşlarından birini yaptı ve galibiyeti getiren golü bulduk. Bu arada 65. dakikada kaleciyle çarpışan Drogba ağır şekilde sakatlandığı ve bilincinin kapanmasından dolayı bir süre sahada müdahale gördüğü için oyun 10 dakika uzamak zorunda kaldı. Skoru belirleyen gol de işte bu uzatma dakikalarında geldi. 67. dakikada oyuna giren yeni transfer Juan Mata, 90+10'da topu ağlarla buluşturdu ve durumu 3-1 yaptı. Daha ilk maçında golü bulan ve gol dışında da oynadığı sürece harika iş çıkaran genç İspanyol, umarım böyle devam eder... Sonuç olarak her ne kadar Norwich gibi bir takım karşısında istenilen, beklenen oyunu sergileyememiş olsak da 3 puanı aldık, yolumuza devam ediyoruz.

Yukarıda, Drogba 65. dakikada ağır bir sakatlık yaşadı demiştim. Kaleciyle çarpışan Drogba baygın şekilde yere düşmüştü. Sahada ilk müdahale yapıldıktan sonra hastaneye kaldırılan Drogba akşam taburcu olmuş ve önümüzdeki günlerde de kontrolleri devam edecekmiş. Geçmiş olsun diyoruz kendisine. Bir süre sahalardan uzak kalabilir. Ayrıca iyi mücadele gösterdi bugün, tebrikler.

Mata'dan bahsetmiştik... Bir diğer yeni transferimiz Lukaku da bugün yaklaşık 20 dakika görev aldı. Pek bir şey göremedik tabii daha ama birkaç pozisyonda iyiydi diyebiliriz. Bu maçı da boş geçen Torres'in yerine girmişti Lukaku ve şöyle bir bakarsak Torres'in oynadığı 80 dakikada yaptığından daha çok şey yaptı bile diyebiliriz 20 dakikada.

Ramires de bugün özellikle penaltıyı yaptıran adam olarak ve klasik çalışkan oyunuyla göze çarptı. Maçın adamı bile diyebiliriz onun için... Bosingwa ise aynı şekilde hem harika golüyle hem de sağ kanattaki performansıyla çok iyiydi. İkisine de tebrikler.

Haftaya lig maçı yok. Ondan sonraki hafta, 10 Eylül'de Sunderland deplasmanındayız. Galibiyet istiyorsak bugünden daha iyi oynamalıyız kesinlikle. Özellikle defansif anlamda... Daha sonra görüşmek üzere.

***
Chelsea (4-4-2 diamond): Hilario; Bosingwa, Ivanovic, Terry (k), Cole; Mikel, Ramires, Malouda (Mata 67), Lampard; Torres (Lukaku 82), Drogba (Anelka 70)

Norwich City (5-3-2): Ruddy (KK 79); Naughton, De Laet, Barnett, Whitbread (Pilkington 29), Tierney; Crofts, Hoolahan (Morison 60), Johnson; Martin (Rudd 80), Holt (k)

Hakem: Mike Jones // Seyirci: 41,765

Carling Cup 3. Tur'da Rakip Fulham

Carling Cup'ta 3. Tur fikstürü bugün çekildi... Rakibimiz bir başka Londra takımı, Fulham oldu. Tek ayaklı turu şansımıza Stamford'da oynayacağız. Çok önemi yok fakat Chelsea gibi bir takımın geçen seneki gibi ilk maçtan elenmemesi gereken bir turnuva. Umarım derbide Fulham'ı geçip yolumuza devam ederiz.

Maçlar 19 Eylül ile başlayan hafta içerisinde oynanacak. Fikstür şu şekilde...

Cardiff City v Leicester City
Wolverhampton Wanderers v Millwall
Chelsea v Fulham
Aldershot / Carlisle United v Rochdale
Arsenal v Shrewsbury Town
Burnley v MK Dons
Leeds United v Manchester United
Brighton & Hove Albion v Liverpool
Nottingham Forest v Newcastle United
Manchester City v Birmingham City
Blackburn Rovers v Leyton Orient / Bristol Rovers
Swindon Town / Southampton v Charlton Athletic / Preston North End
Everton v West Bromwich Albion
Crystal Palace / Wigan Athletic v Middlesbrough
Aston Villa v Bolton Wanderers
Stoke City v Tottenham Hotspur

PL 3. Hafta: Chelsea - Norwich | Maç Öncesi

İlk hafta Stoke deplasmanındaki beraberlik ve geçen hafta Stamford'da aldığımız WBA galibiyeti... 3. haftada yine evimizdeyiz ve bu sezon Premier League'e çıkan Norwich'i konuk ediyoruz. Norwich, ligin ilk iki haftasında da sahadan beraberlikle ayrıldı ve 23 Ağustos'ta MK Dons karşısında oynadıkları Carling Cup 2. Tur maçında da 4-0'lık bir mağlubiyet aldılar. Durum gayet açık... Herhangi bir şanssızlık olmazsa farklı bir galibiyet bizi bekliyor. Resmi maçlarda uzun zamandır şöyle rahat bir galibiyet yüzü göremedik. Ama bu maçta umuyorum ki 3-4 farklı bir skorla 3 puana ulaşacağız.

Sturridge'in geçen sezondan kalan 3 maçlık cezasının sonuncusu olacak bu. Önümüzdeki haftadan itibaren görev alabilir. Cech'in geçen hafta antrenmanda yaşadığı bir sakatlık durumu var ve devam ediyor. WBA maçında da bu nedenle oynayamamıştı, bu maçta da yer alamayacak. David Luiz ise yaşadığı hafif sakatlıktan kurtuldu fakat henüz hazır değil. Essien'in de zaten bilindiği üzere diz sakatlığı devam ediyor. Yeni transferler Romeu, Lukaku ve Mata ise eğer AVB görev verirse oynamaya hazırlar. Tahmini kadrolar şöyle...
guardian.co.uk

Futbolda istatistikler çok bir anlam ifade etmez, her 90 dakika ayrıdır sonuçta fakat şöyle bir istatistik var ki en azından bu maçtan mağlubiyetle ayrılacağımızı imkansız kılıyor diyebiliriz: Chelsea, Premier League'e yeni çıkan takımlarla oynadığı son 61 maçı da kaybetmedi. Bu istatistik Nisan 2001'e kadar uzanıyor ve 61 maçın 52'si galibiyet, 9'u beraberlik şeklinde sonuçlanmış. Önemli bir bilgi. Bu maçla da seriyi 62 maça çıkaracağız. Buna çok rahat inanıyorum. Maçtan sonra görüşmek üzere.

26 Ağustos 2011 Cuma

Mata'ya 10 Numara...

Yeni transferimiz Juan Mata, takımın yeni 10 numarası oldu...

Giydiği 10 numaralı formayı Mata'ya veren Benayoun: "Mata'nın favori numarası olduğu için 10 numaralı formayı ona vermeye karar verdim. Benim için 10, sadece bir numaradır." dedi.

Genç İspanyol ise: "10, benim için çok önemlidir. 10 numaralı formayı giyeceğime çok memnunum. Yossi'ye teşekkür ediyorum." dedi.

Umarım Mata, numarası ne olursa olsun Chelsea formasını başarılı şekilde taşır.

27-28 Ağustos Hafta Sonu İddaa Kuponu

Premier League'de 3. Hafta Programı

Cumartesi, 27 Ağustos 2011
14.05
Aston Villa - Wolverhampton Wanderers
14.30 Wigan Athletic - Queens Park Rangers
17.00 Swansea City - Sunderland
17.00 Blackburn Rovers - Everton
17.00 Chelsea - Norwich City
19.30 Liverpool - Bolton Wanderers

Pazar, 28 Ağustos 2011
15.00
Newcastle United - Fulham
15.30 Tottenham Hotspur - Manchester City
17.00 West Bromwich Albion - Stoke City
18.00 Manchester United - Arsenal

25 Ağustos 2011 Perşembe

Şampiyonlar Ligi'nde Rakipler Belli Oldu

Bugün akşamüstü saatlerinde Monaco'da çekilen kura ile 2011/12 sezonu Şampiyonlar Ligi'nde gruplar belli oldu. Her zaman olduğu gibi birinci torbadan katıldığımız ŞL'de E Grubu'na düştük. Rakiplerimiz ise Valencia, B. Leverkusen ve Genk oldu.

Pek iyi bir kura çektiğimiz söylenemez açıkçası. 3. torbadan gelen takım ŞL'de eski günlerini arayan ve geçen sezon Bundesliga 2.'si olmuş Leverkusen... Belçika Ligi Play-Off şampiyonu Genk ise 4. torbanın en dişli takımlarındandı. Fakat kalecileri Courtois'i bize satmaları önemli bir güç kaybı anlamına geliyor onlar adına. 2. torbadan gelen Valencia ise bulunduğu torbadaki diğer takımlara bakarsak nispeten iyi bir kura sayılabilir fakat tabii ki o da güçlü bir ekip. Geçen sezonu liglerinde bitirebilecekleri en iyi sırada, Barcelona ve R. Madrid'in arkasında 3. olarak bitirdiler ama onlar da takımın önemli oyuncularından Juan Mata'yı bize sattılar ve Genk gibi güç kaybı yaşayacakları kesin... Tartışmasız zorlu maçlar bizi bekliyor. İlk maç 13 Eylül'de evimizde, B. Leverkusen ile... Tüm maçların tarihleri şu şekilde...

13 Eylül, Salı ---> Chelsea v Bayer Leverkusen
28 Eylül, Çarşamba ---> Valencia v Chelsea
19 Ekim, Çarşamba ---> Chelsea v RC Genk
1 Kasım, Salı ---> RC Genk v Chelsea
23 Kasım, Çarşamba ---> Bayer Leverkusen v Chelsea
6 Aralık, Salı ---> Chelsea v Valencia

Juan Mata İmzayı Attı !


21 Ağustos tarihinde kulübümüz, İspanyol oyuncu Juan Mata ile anlaşıldığını açıklamıştı. Dün de Mata'nın 5 senelik sözleşmeyi imzaladığı ve takımımızla ilk antrenmanına çıktığı resmi siteden duyuruldu.

23 yaşındaki kanat oyuncusu bu transfer döneminde takımımıza kattığımız 4. isim oldu. 4 isim de genç ve başarılı futbolcular. Yaşlanan kadromuzu yavaş yavaş gençleştiriyoruz ve önümüzdeki dönemlerde de bunun devamı gelecek.

Mata, Real Madrid altyapısından yetişmiş bir isim. 2007'den bu yana Valencia'da forma giyen genç İspanyol geçen sezon 43 maçta 9 gol atıp 17 golün de pasını verdi. İspanya Milli Takımı'nda tüm kademelerde görev alan Mata, son yıllarda A Milli Takımı'nın da önemli bir parçası haline geldi.

Umarım Chelsea'de uzun ve başarılı bir dönem geçirir genç İspanyol. İki taraf için de hayırlı olması dileğiyle...

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Rajkovic Hamburg'da

Mancienne, Sala, Gökhan Töre ve kiralık olarak giden Bruma... Bu genç isimler bu yaz Hamburg'a giden Chelseali oyuncular. Bugün bu kervana bir isim daha katıldı. Alman ekibi, 22 yaşındaki defans oyuncumuz Slobodan Rajkovic'le 4 senelik sözleşme imzaladı. Aslında diğer transferlere göre Rajkovic'in durumu biraz farklı. Genç oyuncuya İngilitere'de çalışma izni çıkmadığı için ne yazık ki Chelsea'den ayrılmak zorunda kaldı. Önünde uzun yıllar var futbol için. Umarım iyi bir geleceği olur...

Molanın Ardından...

Merhaba... Bildiğiniz üzere mecburi nedenlerden dolayı bloga bir haftalığına ara vermiştim. Şimdi tekrar eski rutine dönüyoruz. Ama önce şu bir haftada olanlara kısaca bakalım...

Petr Cech geçtiğimiz hafta içinde, antrenmanda dizinden bir sakatlık yaşadı ve hafta sonu oynadığımız WBA maçında görev alamadı. Cech'in sakatlığı birkaç hafta daha devam edecek.
***


Cumartesi günü Premier League'in ikinci haftasında, Stamford'da West Bromwich'i ağırladık. 2-1 kazandığımız karşılaşmada ilk golü Alex'in hatası sonucu rakip takım bulurken ikinci yarıda Anelka ve Malouda'nın golleriyle 3 puanı kaptık. Yukarıdaki videodan maçın gollerini izleyebilirsiniz.
***

İki yeni transferimiz Romeu ve Lukaku'nun imza törenleri ve basına tanıtılması yapıldı.
***

Genç defans Tomas Kalas, 2011/12 sezonu için Vitesse'ye;
Sol bek Ben Gordon, 6 aylığına Peterborough United'a;
Forvet Milan Lalkovic ise bir aylığına Doncaster Rovers'a kiralandı.
***

...ve son olarak yeni transferimiz: Valencia'nın 23 yaşındaki başarılı kanat oyuncusu Juan Mata konusunda kulübüyle anlaşmaya vardık. Sağlık kontrolleri tamamlandıktan ve kişisel detaylar konusunda anlaşma sağlandıktan sonra Mata, kendisini Chelseali yapacak sözleşmeye imzasını atacak. Herkese hayırlı olsun... Chelsea'nin kadro gençleştirme girişimleri devam ediyor, edecek.

18 Ağustos 2011 Perşembe

Bir Hafta Mola...

Sevgili Chelsea FC Türkiye okurları... Çeşitli sebeplerden dolayı bloga bir haftalık bir ara vermek zorundayım. Döndüğümde bu süre içinde oynayacağımız WBA maçını ve geri kalan tüm önemli olayları özetlemeye çalışacağım. Görüşmek üzere.

15 Ağustos 2011 Pazartesi

Villas-Boas: "Dünyanın Sonu Değil"

"Lige harika bir başlangıç yapamadık. Bir puanla memnun olamam. Mutlaka kazanmamız gerekiyordu. Özellikle de Arsenal ve Liverpool'un aldığı sonuçlardan sonra... Bir puan yeterli değil fakat dünyanın sonu da değil. Zor bir deplasmandı fakat şimdi West Brom ve Norwich karşısında neler yapacağımıza bakalım.

Sonuca rağmen mutluyuz çünkü maçın ikinci yarısında oyunumuzun seviyesini yükselttik. İlk yarıda biraz zorlandık, genelde savunmadaydık ve topu yere indiremedik. Sürekli topu ileriye atmaya çalışıyorduk. Devre arasında oyuncularla konuştum, kendilerini göstermelerini söyledim ve ikinci yarıda daha iyi bir oyun sergiledik.

Oyuncuları antrenmanlardaki performanslarına göre seçiyorum. Hepsinin bu maçta sarfettikleri efordan mutluyum. Fiziksel ve mental anlamda iyi tepki gösterdiğimizi düşünüyorum.

Transferlerin devam edip etmeyeceği konusunda bir şey diyemiyorum. Belki yaparız, belki yapmayız. Bunu düşünmek için daha zamanımız var."

14 Ağustos 2011 Pazar

PL 1. Hafta: Stoke City 0 - 0 Chelsea

9 yıllık rekor bugün sona erdi... 2011/12 sezonunun açılış maçında Stoke City ile deplasmanda 0-0 berabere kalarak 9 sezondur sürdürdüğümüz ilk hafta maçlarını kazanma serisini bugün bitirdik. Arsenal'in ve Liverpool'un puan kaybettiği haftayı iyi değerlendiremedik. 37 hafta daha sürecek bu yolculuğa ne yazık ki güzel başlayamadık...

Özellikle ikinci yarısında harika bir oyun ortaya koyduğumuz maça damgasını vuran isim şüphesiz hakem Mark Halsey oldu. 90 dakika boyunca her iki takımı da etkileyen hatalı düdükler, kartlar vb. birçok yanlış karar verdi. Ama en kötüsü bizi buldu... 55. dakikada Lampard'ın ceza sahasına girdiği an düşürüldüğü ve çok net penaltı olan pozisyonu hakem devam ettirdi. Tartışmasız penaltıydı pozisyon. Ama yine de burada suçlanması gereken biri varsa o da böyle zorlu bir maça Mark Halsey gibi 50 yaşına gelmiş bir hakemi görevlendirenlerdir. Bir zamanların FIFA kokartlı hakemi Halsey, fakat artık bu işi bırakması gerektiği apaçık ortada.

Sonuç olarak Stoke'tan kötü bir skorla ayrılsak da 90 dakika boyunca gösterdiğimiz performans, top hakimiyeti ve gol pozisyonlarındaki üstünlüğümüz umut vericiydi. Torres ve Ramires bu sezona kesinlikle damga vuracak isimler olduklarının sinyallerini verdiler. Özellikle Torres ilerideki etkili oyunuyla 88 dakika boyunca Stoke deplasmanını ve kaleci Begovic'i zorlayan isim oldu. Her ne kadar golle buluşamasa da maçın adamı olarak gösterilebilir. Ramires de aynı şekilde orta sahada çok iyiydi. Zaman zaman yaptığı ileri çıkışlarla önemli gol pozisyonları yakaladı. Bu oyuncular dışında defansımızın tamamı da her zamanki gibi sapasağlam bir görüntü çizdi. Özellikle Alex, "Chelsea'den ayrılıyor" söylentilerinin arasında bu takımın ve Premier League'in en iyi defans oyuncularından biri olduğunu tekrar gösterdi. Oyuna sonradan giren Anelka da etkili oyunuyla rakip defansı zorlayanlardandı. Özellikle 72. dakikada sol taraftan çektiği şutun son anda kalecinin müdahalesiyle direğe çarptığı pozisyon maçın en kritik anıydı diyebiliriz... Bu kadar iyi performans saydık. Fakat bir tane bile gol çıkmaması hem ilginç hem de üzücü bir durum. Sahada gösterilen emeğin karşılığının alınamamasından daha kötü bir şey olamaz.

Yukarıda Lampard'a ceza sahasında yapılan faulden ve çok net penaltı olduğundan bahsetmiştim. İşte bunu doğrulayan fotoğrafı da paylaşıyorum. Bu pozisyon penaltı değildir de nedir...

Alınan şanssız ve üzücü beraberliği geride bırakalım. Daha ilk maçtan moralleri bozmaya gerek yok. Sonuçta Premier League dediğimiz 38 haftalık bir maraton. 3 puanların geleceği birçok maç var önümüzde...

Sıradaki maç haftaya Cumartesi West Bromwich ile evimizde. Uzun zaman oldu Stamford'da maç oynamayalı. Çok açık şekilde rahat bir galibiyet bizi bekliyor diyebiliriz. Umarım yanılmayız ve güzel bir galibiyet serisinin başlangıcını WBA karşısında yaparız. Daha sonra görüşmek üzere.

***
Chelsea (4-3-3): Cech; Bosingwa, Alex, Terry (k), Cole; Ramires, Mikel, Lampard; Kalou (Drogba 75), Torres (Benayoun 88), Malouda (Anelka 65)

Stoke (4-4-2): Begovic; Huth, Shawcross, Woodgate, Wilson; Pennant, Whelan, Delap (Pugh 70), Etherington (Whitehead 62); Jones (Shotton 85), Walters

Hakem: Mark Halsey // Seyirci: 27,412

PL 1. Hafta: Stoke City - Chelsea | Maç Öncesi

2011/12 sezonu bizim için bugün Stoke City maçıyla başlıyor... Güzel bir başlangıç yapmak şart. Ama geçen sezondan biliyoruz ki güzel başlangıçların devamı da her zaman güzel olmayabiliyor. Galibiyetle başlamak tabii ki önemli, moral veren bir durum fakat devamını getirebilmek daha da önemli. Kısacası istikrar ligde şampiyonluğa giden tek yol... Neyse, maça gelelim. Sezona deplasman maçıyla başlamak pek iyi bir durum olmasa da alınacak galibiyet takıma büyük bir moral kazandıracaktır. Sezon öncesi performansımıza bakarsak da bizim için hiç de zor değil Britannia Stadium'dan galibiyetle dönmek. Tabii hazırlık maçlarıyla bir lig maçının atmosferi çok başka ama sezon öncesinde ortaya koyduğumuz performanslar bizi iyi şeylerin beklediğinin göstergesi diye düşünüyorum. Umarım öyle olur.

Kadromuzdaki son duruma gelecek olursak hazırlık döneminde oynadığı her maç çok iyi performans gösteren Sturridge'in 3 maçlık bir cezası bulunuyor. Bu yüzden bu maçın kadrosunda yer alamayacak. Essien ise bilindiği üzere sezon öncesi bir sakatlık geçirmişti ve yaklaşık 6 ay sahalardan uzak olacak. David Luiz'in de hafif bir sakatlığı bulunuyor ve o da bu maçta yok. Geçtiğimiz Çarşamba günü İtalya-İspanya hazırlık maçında beyin sarsıntısı geçiren Torres'in durumu ise belirsiz. Yeni transferlerimizden Oriol Romeu ülkesi İspanya'yla U20 Dünya Kupası'ndaki mücadelesini sürdürmekte, bu yüzden henüz takımımıza katılabilmiş değil. Lukaku ise takımla antrenmanlara çıkıyor fakat anlaşma tüm detaylarıyla tamamlanmadığı için genç Belçikalı da maç kadrosunda yok. İki takımın tahmini kadroları şu şekilde...
guardian.co.uk

Son olarak şu istatistiği de unutmayalım: Premier League'de üst üste son 9 sezondur ilk hafta maçlarını kazanan tek takım Chelsea... Maçtan sonra görüşmek üzere.

13 Ağustos 2011 Cumartesi

2011/12 Sezonu Forma Numaraları

Oyuncuların yeni sezonda sırtlarında taşıyacakları forma numaraları dün açıklandı. Tek değişiklik McEachran'ın 46 numaralı formadan 20 numaraya geçişi oldu. Yeni transfer Oriol Romeu ise yeni sezonda 6 numaralı formayı giyecek. Tüm liste şu şekilde...

1. Petr Cech
2. Branislav Ivanovic
3. Ashley Cole
4. David Luiz
5. Michael Essien
6. Oriol Romeu
7. Ramires
8. Frank Lampard
9. Fernando Torres
10. Yossi Benayoun
11. Didier Drogba
12. John Mikel Obi
15. Florent Malouda
17. Jose Bosingwa
19. Paulo Ferreira
20. Josh McEachran
21. Salomon Kalou
22. Ross Turnbull
23. Daniel Sturridge
26. John Terry
33. Alex
34. Ryan Bertrand
38. Patrick van Aanholt
39. Nicolas Anelka
40. Henrique Hilario
44. Gael Kakuta

12 Ağustos 2011 Cuma

Premier League'de İlk Hafta Programı

Cumartesi, 13 Ağustos 2011
17.00 Blackburn Rovers - Wolverhampton Wanderers
17.00 Wigan Athletic - Norwich City
17.00 Queens Park Rangers - Bolton Wanderers
ERT. Tottenham Hotspur - Everton
17.00 Fulham - Aston Villa
17.00 Liverpool - Sunderland
19.30 Newcastle United - Arsenal

Pazar, 14 Ağustos 2011
15.30 Stoke City - Chelsea
18.00 West Bromwich Albion - Manchester United

Pazartesi, 15 Ağustos 2011
22.00 Manchester City - Swansea City

11 Ağustos 2011 Perşembe

2011-12 Sezonu Üçüncü Formamız

Bundan 1 ay önce, 12 Temmuz'da 2011/12 sezonunda kullanacağımız üçüncü formanın medyaya sızan görüntülerini paylaşmıştık. Bugün de resmi siteden sezonun üçüncü forması hakkında açıklama geldi ve geçen ay paylaştığımız formayı kullanacağımız resmen duyuruldu. Yukarıda görüldüğü üzere formada yine birkaç sene önce kullandığımız sarı renk kullanılmış. Ayrıca bu sezonki diğer formaların aksine yakalı bir tasarım. Bence gayet güzel, Chelsea'ye yakışır bir çalışma. Umarım bu sezon bol bol kullanırız.

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Terry: "Sturridge Sezon Öncesi Harikaydı"

"Sturridge tüm hazırlık dönemi boyunca harikaydı. Geçen sezon kiralık olarak Bolton'a gitmişti ve orada her hafta oynayarak deneyim kazandı. Şimdi de herkese ne kadar iyi olduğunu gösteriyor.

Sturridge'in ligde 3 haftalık cezasının olması şanssız bir durum. Aksi halde maç kadrosuna ilk yazılacak isim o olurdu. Çünkü şimdiye kadar çok iyiydi.

Asya Turu iki hafta süren uzun bir periyottu. Tur sonrası eve dönmek ve ailelerimize kavuşmak güzel bir duygu.

Sezon yaklaşıyor. Formdayız ve iyi oynuyoruz. Umuyorum ki bu durumumuz Stoke maçında da devam edecek."

9 Ağustos 2011 Salı

Lukaku Londra'da...

Romelu Lukaku, Eurostar hızlı treniyle Londra yolunda, gazetedeki kendi transfer haberini okurken...

...ve Lukaku Londra'da.

7 Ağustos 2011 Pazar

Lukaku Sonunda Chelsea'de !

Chelsea bu yaz şöyle uzun uzun konuşulacak büyük bir transfer yapmadı diyordu herkes. İşte sonunda kaç gündür, hatta kaç aydır bizimle adı geçen genç forvet Romelu Lukaku konusunda Anderlecht'le anlaşmaya vardık... Dakikalar önce kulübümüzün resmi sitesinden yapılan açıklamada Belçika kulübüyle anlaşmanın tamamlandığı, geriye oyuncunun sağlık kontrolü ve kişisel şartlar gibi detaylar kaldığı belirtiliyor.

Sonunda genç, güçlü ve kaliteli bir forveti takımımıza kattık ve böylelikle umuyorum ki geçen sezon o bölgede yaşadığımız sıkıntıları bu sezon yaşamayacağız. Tabii aslında gol bölgesinin arkasına da kaliteli bir isim lazım. Lampard malum artık eski günlerinde değil. Olası sakatlıklar artık daha uzun süre sahalardan uzak tutuyor onu. Genç McEachran veya Benayoun'la da bu iş gider mi bilemiyorum. Fakat hem orta sahayı çekip çevirebilecek hem de ofansif yönü kuvvetli olan bir oyuncu almak bu durumda en iyisi ve en garantisi olacaktır.

Tekrar Lukaku transferine dönecek olursak taraftarları sevindirecek çok güzel bir gelişme gerçekten. Transferde emeği geçen yönetime, teknik ekibe ve tabii ki Abramovich'e teşekkürler. Bu sene alınan bütün oyuncular 20 yaşın altında... Yavaş yavaş yaşlanan oyuncularımızın yerlerini bırakacağı jenerasyonu oluşturuyoruz takımda. Umarım kaliteli isimlerle de bu devam eder.

Son olarak, Lukaku'nun gelişi herkese hayırlı olsun diyorum. Premier League'in ilk maçına hazır olur mu bilmiyorum ama onu en yakın zamanda Chelsea formasıyla görmek dileğiyle...

Zhirkov FC Anzhi'de

Bir süredir Zhirkov'un Rusya'ya geri döneceği yönünde haberler çıkıyordu fakat herhangi bir kulüple kesin olan bir durum yoktu. Ta ki bugüne kadar... Sabah saatlerinde Rus kulübü FC Anzhi Makhachkala, Yuri Zhirkov ile anlaştıklarını resmi sitelerinden açıkladılar. Gün içerisinde statlarında yaptıkları tanıtımla da Zhirkov'u taraftarlarla bir araya getirdiler. Biraz ani bir transfer oldu. Ama sonuç olarak burada istenilen performansı hiçbir zaman yakalayamayan Zhirkov, yurduna dönmüş oldu. Henüz 27 yaşında olan bir oyuncu... Umarım bundan sonraki futbol yaşamı daha başarılı geçer. Yolu açık olsun.

İşte Zhirkov ile FC Anzhi taraftarlarının buluşması...

6 Ağustos 2011 Cumartesi

Hazırlık: Glasgow Rangers 1 - 3 Chelsea

Yeni sezonun başlamasına bir hafta kala son hazırlık maçımızı bugün Glasgow Rangers'la yaptık. İskoçya'da 3-1 kazandığımız karşılaşmaya damgasını vuran isim attığı 2 golle şüphesiz Sturridge oldu. Malouda'nın 3. golümüzü attığı maçta bir de Lampard'la penaltı kaçırdık. Kısacası oynadığımız diğer hazırlık maçlarında da olduğu gibi yine oyunu domine ettiğimiz bir 90 dakika izledik. Bu maçla beraber 6. maçta 6. galibiyetimizi almış olduk ve sezona moralli bir şekilde başlıyoruz.

Kısaca maça değinecek olursak rakip G. Rangers maça iyi başlayarak karşılaşmanın ilk golünü ilk dakikalarda buldu. Etkili bir kontratak sonucu demarke vaziyetteki Jelavic'in kafasından buldukları gol aynı zamanda bu hazırlık döneminde yediğimiz ilk ve son gol olmuş oldu. Golden sonra geriye çekilen Rangers'ı arka arkaya ataklarla zorlamaya başladık ve çok geçmeden Sturridge'in ayağından gelen golle beraberliği yakaladık. Yediğimiz golün üzerinden fazla zaman geçmeden gol bulmamız şüphesiz işimizi kolaylaştırdı ve yine Sturridge ile bir gol daha bulup öne geçtik. İlk yarıyı geride kapatsaydık bu bir hazırlık maçı bile olsa ikinci yarıda öne geçmeye çalışmak çok daha zor olacaktı. Bu nedenle Sturridge'in attığı iki gol hem bize bu maçı hem de ona sezon içinde daha fazla forma şansı kazandırdı diyebiliriz. İkinci yarıya gelecek olursak açıkçası bu devre ilk 45'e göre biraz daha seyir zevkinden yoksundu diyebiliriz. Bulduğumuz gol, kaçırdığımız penaltı ve birkaç pozisyonun dışında yine bizim üstünlüğümüzle geçen fakat pek keyif vermeyen bir devre oldu. 71'de Drogba'nın havalandırdığı topu Malouda kafasıyla iyi değerlendirdi ve üçüncü golümüzü attı. Golden 1 dakika sonra da Drogba ceza sahası içinde düşürülünce 4. gol için şans yakalamış olduk. Lampard'ın kullandığı penaltı atışını Rangers kalecisi McGregor doğru tarafa atlayarak kurtardı ve böylelikle maçı 4-1'e getirme şansını kaçırmış olduk. Sonuç olarak 3-1'lik skorla İskoçya'dan dönüyoruz... Güzel bir hazırlık dönemi geçirdik. Moralleri depoladık, her anlamda yeni sezona hazırız.

Oyunculara gelelim... Copa America'dan dönen Ramires bugünkü maçta 70 dakika forma giydi ve iyi bir performans ortaya koydu. Luiz ise kadroda yoktu. Hazırlık döneminin ilk maçlarında sakatlığından dolayı oynayamayan Alex ise bugün ilk 11'de maça başladı ve 85 dakika oynadı. Onun dışında Sturridge'e söylenecek söz yok zaten bugün için. Attığı goller dışında da her zaman zorlayan bir oyuncu. Böyle devam ederse bu sezon mutlaka ileri üçlünün sağında yerini alacaktır.

Önümüzdeki hafta sonu Premier League başlıyor. İlk maçımız Stoke City ile deplasmanda... Stoke deplasmanları zorlu olmuştur her zaman ama umarım bir aksilik yaşamadan yeni sezona güzel bir başlangıç yaparız Britannia Stadium'da. Daha sonra görüşmek üzere.

5 Ağustos 2011 Cuma

Stan Willemse 1924-2011

Bu sene Les Stubbs ve Eric Parsons'ın ardından üçüncü kaybımızı yaşıyoruz kulüp olarak... 1955 yılının şampiyon kadrosundan bir ismi daha, sol bek Stan Willemse'ı bugün kaybettik. İngiliz oyuncu 1949-56 yılları arasında Chelsea'ye tam 221 maçta hizmet etmişti ve şüphesiz takımın önemli bir parçasıydı. O da artık Şubat ayında kaybettiğimiz takım arkadaşlarının yanında... Rahat uyu Stan Willemse.

4 Ağustos 2011 Perşembe

Oriol Romeu Chelsea'de !

24 Temmuz'da Andre Villas-Boas'ın Oriol Romeu'yu istediğini duyurmuştuk. Bugün sabah saatlerinde de kulüpten genç oyuncunun transferinin tamamlandığı konusunda açıklama geldi: 19 yaşındaki orta sahayla 4 yıllık sözleşme imzalanmış... Romeu şu anda U-20 Dünya Kupası için Kolombiya'da, İspanya U-20 Milli Takımı'nın önemli bir parçası. Turnuvanın final maçı 20 Ağustos'ta. Ülkesi İspanya da muhtemelen oraları zorlayacağı için genç oyuncu takımımıza lig başladıktan 1-2 hafta sonra katılacak gibi gözüküyor şu an için.

1.83 boyundaki Romeu'nun asıl mevkisi defansif orta saha. Bunun yanında orta saha ve stoper olarak da oynayabiliyor. Gücü ve pas yapma kabiliyeti önemli özellikleri arasında. Eğer Thibaut Courtois gibi başka bir takıma kiralanmazsa Essien'in yokluğunda mutlaka orta sahada görev alacaktır.

Umarım her iki taraf için de her anlamda kazançlı bir transfer olur. Merakla Romeu'nun Chelsea'de oynayacağı ilk maçı bekliyoruz.

3 Ağustos 2011 Çarşamba

Torres: "Hepimiz Çok Formdayız"

"Bir golcü her zaman hazır olmalıdır. Topa ilk dokunuşunuzu gole çevirirseniz bu size büyük güven verir. Ve bundan sonra da görevinizi yapmış olmanın verdiği rahatlıkla daha kolay oynarsınız.

Hepimiz çok formdayız. Hazırlık döneminde oynadığımız tüm maçları kazandık. Menajerimiz tüm oyunculara maçlarda süre verdi ve herkes kendini takımın bir parçası olarak hissediyor. Bu çok önemli.

Kaliteli ve birçok pozisyonda oynayabilen oyunculara sahipseniz farklı formasyonları uygulayabilirsiniz. Bu güzel bir şey çünkü rakibe ve maçın gidişatına göre oyun sisteminizi değiştirmek zorundasınızdır."

2 Ağustos 2011 Salı

Yeni Sezon Öncesi Chelsea...

The Sun gazetesinin 2011/12 sezonu öncesi Chelsea değerlendirmesi...

Yıldız oyuncu
Kaptan John Terry tüm Asya turu boyunca tek bir hata yapmadı. Sağlam, kendini adamış ve odaklanmış Terry, yeni menajer Villas-Boas'a takımın güvenilir lideri olmayı sürdüreceğinin teminatını veriyor.

Yeni gelenler
Kaleci Thibaut Courtois ve orta saha Oriol Romeu'nun transferleri tamamlandı. Fakat 19 yaşındaki iki oyuncu da Uzak Doğu'daki kampa katılmadı.

Genç yetenek
Açıkça görülüyor ki Josh McEachran'ın kaderinde yıldız olmak var. 18 yaşındaki orta saha, bu sene Villas-Boas için geçen sene yaptığından daha fazlasını yapmaya hazır olduğunu söyledi.

Taktik
Villas-Boas hazırlık döneminde sürekli olarak kadro ve taktiklerle ilgili denemeler yaptı. Öyle görünüyor ki Porto'da başarılı şekilde uygulattığı 4-3-3'ü tercih edecek fakat takımın 4-4-2 ve 4-2-3-1'e de adapte olmasını istiyor.

Şampiyonluk için yeterince iyi mi?
Chelsea, menajerlik değişimiyle uğraşırken bu durum kadroyu gençleştirme konusunda Man Utd'ın gerisinde kalmasına sebep oldu. Ama Chelsea'yi Man City'nin üstünde ve hala Man Utd'la mücadele edebilecek en güçlü ekip olarak görebilirsiniz.

Zayıf yanları
Birçok kilit oyuncu 30'lu yaşlarında... Ve kadroda ortalama düzeydeki takım oyuncularının bolluğu Villas-Boas'a transfer pazarında pek fazla manevra şansı tanımıyor.

Güçlü yanları
Chelsea yine de Premier League'in nasıl kazanılacağını bilen zorlu bir oyuncu gurubundan oluşuyor. Geçen sezonki düşüşten sonra da başarı için iyice motive olmuş durumdalar.

Başka ne gerekiyor?
Dünya çapında bir oyun kurucu en iyi Torres'i ortaya çıkarmaya yardımcı olacaktır. Bu, Chelsea'nin önceliği olmalı. Tottenhamlı Luka Modric, Chelsea'ye o yaratıcı dokunuşları ve atak kabiliyetini sağlayabilecek bir oyuncu.