6 Şubat 2011 Pazar

PL 26. Hafta: Chelsea 0 - 1 Liverpool

Beklediğim kadar zevkli geçen bir maç olmadı. Maçtan önce bu yönde umutlarım büyüktü. Şöyle oturup pozisyonu bol ve açıkça söylemek gerekirse 3 puanı baştan sona hak ettiğimiz bir maç seyretmek istiyordum. Ama olmadı... Tabii artık bu saatten sonra aramamız gerekenin zevk değil galibiyet olduğunu biliyorum ama beklentilerime tamamen ters bir maç olduğu için şaşkınım. Manu'nun puan kaybettiği haftada zirveye bir adım daha yaklaşmak için yavaş yavaş sona gelinen ligde galibiyet önemliydi, alamadık... Kısacası bu hafta Man City, Tottenham, az da olsa Arsenal ve tabii ki Liverpool'a yaradı. Yola, hala zirveyle 10 puan farkla devam ediyoruz.

Maça bakalım... İlk yarı ortada diyebileceğimiz, atakların ve önemli pozisyonların bol olmadığı ve seyir zevki düşük olan bir 45 dakika oldu. Önemli pozisyon olarak gösterebileceğimiz tek an Rodriguez'in direkten dönen dokunuşuydu. Onun dışında Torres'le bulduğumuz kritik bir pozisyon var fakat orada da Carragher'in önemli bir müdahalesi söz konusu. Ve bir de Ivanovic'in o ünlü kafalarından birkaçı vardı ki onları da ilk yarıdaki kritik anlar kategorisine koyabiliriz. İkinci yarıyaysa ilk yarıya nazaran daha iyi başladık. Doğal olarak rakip de biraz düşüktü. Fakat Liverpool ikinci yarıda bulduğu tek önemli pozisyonu gole çevirmeyi başardı ve devamında kapanarak maçın skorunu belirlediler. 7 yıl sonra Stamford'daki ilk gollerini Meireles'le buldular. Dediğim gibi 69'da gelen golden sonra maç 50-55 metrede geçti. Ama gerçekten tebrik etmek gerek Liverpool'u... İyi kapanıyorlarmış. 20-25 dakika 30 metre içinde oynamak başarı... Ama fazla eleştirmek de doğru olmaz. Tabii ki kapanacaklar. Stamford'da öne geçmişler. Üstelik ligde kötü bir halden çıkmak üzere oldukları günlerde oynadıkları bir maçta... Neyse, sonuçta çuvaldızı yine kendimize batırmalı... Yetersizdik. İleride değişik bir formasyon denedik... Torres-Drogba ikilisi ve arkada Anelka. Bunu denemenin böyle zor bir maça gelmesi de ayrı bir talihsizlik tabii. Artık ne dersek diyelim maçtan 0 puanla ayrıldık. Yapılması gerekeni yapamadık... Ama tabii ki bunun için kahrolmak, lig bizim için bitti demek yersiz. En azından Manu'nun da puan kaybı iyi denk geldi. Yola devam...

Yeni transferleri konuşalım biraz da... Torres, top ayağına her gelişinde yuhalandığı için rahat değildi. Tabii ki eski takımına karşı oynamak da germiştir muhakkak. Hem de Liverpool gibi güçlü bir ekibin defansı... 3'lü bir defans da olsa aşamadık. Ne Torres'le ne başkasıyla... Neyse konuya dönelim... Torres dediğim gibi bu kondisyonlar altında bekleneni veremedi. Başka maçlara artık. Luiz'e gelelim... 72'de oyuna girdi. 20 dakikada elinden gelenin en iyisini yaptı. İyiydi. Birkaç pas hatası vardı ama önemsiz. Duran toplar gibi önemli pozisyonlarda geride bırakılıp güvenilecek bir isim. Onu da önümüzdeki maçlarda mutlaka daha iyi bir şekilde göreceğiz.

Daha fazla denecek bir şey yok. 14 Şubat Pazartesi günü ligde Fulham deplasmanına gidiyoruz. Önümüzde alınacak, yani alınması gereken galibiyetler var. Bizi beklerler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder