30 Eylül 2011 Cuma

Premier League'de 7. Hafta Programı

Cumartesi, 1 Ekim 2011
14.45 Everton - Liverpool
17.00 Blackburn Rovers - Manchester City
17.00 Manchester United - Norwich City
17.00 Sunderland - West Bromwich Albion
17.00 Wolverhampton Wanderers - Newcastle United
17.00 Aston Villa - Wigan Athletic

Pazar, 2 Ekim 2011
15.30 Bolton Wanderers - Chelsea
17.00 Fulham - Queens Park Rangers
17.00 Swansea City - Stoke City
18.00 Tottenham Hotspur - Arsenal

29 Eylül 2011 Perşembe

Lampard: "Bu Hikaye Birkaç Yıl Daha Sürecek"

"Büyük bir kadromuz var. Menajerimiz kim hazırsa onu seçmek zorunda. Zaman zaman da gençleri takıma katmak istiyorsa ben de buna saygı göstermek zorundayım. Şanslıyım ki sevdiğim bir kulüpteyim ve burada harika bir geçmişim var. Birkaç ay daha değil, birkaç yıl daha bu hikayeye devam etmek istiyorum.

Düzenli olarak oynamayı seven bir oyuncuyum. Bu sayede bir momentum yakalayıp, zinde ve kendime güvenli oluyorum. Son birkaç maçta oynamadım ama yine de kendinizi en iyi seviyede tutmak, sıkı çalışmak ve şans bulduğunuz zaman da bunu göstermek zorundasınız. Tüm yapmaya çalıştığım bu. Umarım şimdi tekrar arka arkaya maçlarda oynamaya başlarım, tabii bu menajere bağlı."

ŞL: Valencia 1 - 1 Chelsea

Bu sezon Şampiyonlar Ligi'ndeki 2. maçımızdan da 3 puan çıkarıyorduk ki son bölümde aleyhimize çalınan penaltı tüm umutlarımızı yıktı. Oynayacağımız 5 grup maçından belki de en zorlusuydu bu ve 3 dakika daha dayansak çok önemli bir galibiyetle ve moralle dönecektik Londra'ya ama olmadı. Yine de gruptaki liderliğimizi sürdürüyor ve yolumuza devam ediyoruz.

Mestalla'daki maça iyi ve baskılı başladık. İlk yarıda ara ara bundan biraz kopsak da fena bir 45 çıkartmadık diyebiliriz. Bu devre için fazla söylenecek şey yok aslında, maçta ne olduysa ikinci yarıda oldu... Devre arasında Villas-Boas takımla ne konuştuysa ikinci 45'te sahada çok başka bir Chelsea vardı. Özellikle devrenin ilk 15-20 dakikalık bölümünde harikaydık. Arka arkaya harika pozisyonlar buluyorduk ve birçoğuda bu gece kalesinde resmen devleşen Alves tarafında kurtarılıyordu. Fakat en sonunda girişimlerimizin karşılığını Lampard'la aldık ve İspanya'da öne geçtik. Maçın sonlarına doğru ise bu tempomuzdan biraz düştük haliyle ama ona rağmen karşılaşmayı iyi götürüyorduk. Tam maçı aldık derken 87'de daha henüz oyuna girmiş Kalou korner pozisyonunda ceza sahasında topa elle müdahale edince hakem penaltıyı verdi. Valencia Soldado ile penaltıyı gole çevirdi ve maçın skoru belirlenmiş oldu. Maçın geneline bakarsak rakip de bölüm bölüm iyi oynadı, pozisyonlar buldu. Ama bizim bulduğumuz %100'lük gol pozisyonlarına bakınca insan şu maçı hak eden taraftık diyor. Özellikle Ramires ve Anelka'yla ikinci yarıda kaleciyle karşı karşıya kaldığımız ve kaçırdığımız iki pozisyon saç baş yolduran cinstendi. Tabii kaçıran kaçırdığıyla kalıyor, yapacak bir şey yok ne yazık ki. Biz de bu zorlu ŞL karşılaşmasında bulduğumuz o kadar pozisyonu kaçırdığımıza ve 2 puanı orada bırakıp geldiğimize yanalım...

Grubumuzun diğer maçında da Leverkusen, Genk'i 2-0 mağlup etti. Biz ise beraberliğe rağmen dediğim gibi gruptaki liderliğimizi sürdürüyoruz... Sezona lig maçıyla devam edeceğiz. Pazar günü, Bolton deplasmanına gidiyoruz. Bugünün acısını orada çıkartmak şart. Daha sonra görüşmek üzere.

***
Chelsea (4-3-3): Cech; Bosingwa, D Luiz, Terry (k), Cole; Ramires (Meireles 65), Mikel, Lampard (Kalou 82); Malouda, Torres (Anelka 72), Mata

Valencia (4-2-3-1): D Alves; Miguel, Rami, Víctor Ruiz, Jordi Alba; Albelda, Éver (Jonas 72) ; Pablo (Feghoul 72), Canales, Mathieu (Piatti 58); Soldado

Hakem: Nicola Rizzoli (İtalya)

26 Eylül 2011 Pazartesi

Şampiyonlar Ligi 27-28 Eylül Maçları

Salı, 27 Eylül 2011
19.00 CSKA Moscow - Internazionale
21.45 Manchester United - Basel
21.45 Lyon - Dinamo Zagreb
21.45 Napoli - Villarreal
21.45 Real Madrid - Ajax
21.45 Trabzonspor - Lille
21.45 Otelul Galati - Benfica
21.45 FC Bayern München - Manchester City

Çarşamba, 28 Eylül 2011
19.00 Zenit St Petersburg - FC Porto
21.45 Bayer 04 Leverkusen - KRC Genk
21.45 Marseille - Borussia Dortmund
21.45 Valencia - Chelsea
21.45 BATE Borisov - Barcelona
21.45 Arsenal - Olympiakos
21.45 Milan - Viktoria Plzen
21.45 Shakhtar Donetsk - Apoel Nicosia

24 Eylül 2011 Cumartesi

PL 6. Hafta: Chelsea 4 - 1 Swansea

Sonunda hak ettiğimiz sonucu aldığımız bir maç... 50 dakika boyunca 10 kişi oynamamıza rağmen bulduğumuz önemli pozisyonların çoğunu gole çevirdiğimiz ve çıkması gereken skoru nihayet çıkarabildiğimiz bir karşılaşma oldu. Benzer gollerle Torres açılışı, Drogba ise kapanışı yaptı. Ramires ise bugünkü diğer iki gole adını yazdırdı. Kısacası 4 güzel golle 3 puana uzandık ve tam anlamıyla haklı galibiyetimizin sevincini yaşıyoruz.

90 dakikaya kısaca bakacak olursak açıkçası maça beklenen, istenilen başlangıcı yapamadık. Torres'in golüne kadar evimizde oynamamıza rağmen rakibin üzerinde yeterli baskıyı kuramadık. Fakat geçtiğimiz hafta Man Utd karşısında attığı golden sonra Torres bugün de 29. dakikada golü buldu ve Chelsea'deki 3. golünü atmış oldu. 29'da İspanyol oyuncuyla öne geçince daha rahat ve fazla pozisyon bulmaya başladık ve fazla zaman geçmeden 35. dakikada Ramires'in ayağından gelen ve 2 rakip oyuncunun bacak arasından geçen harika bir şutla durumu 2-0 yaptık. O golde A. Cole'ün muhteşem pasını da unutmamak gerek... Hemen 3 dakika sonra Torres gereksiz bir faulle oyundan atılınca ilerideki etkinliğimiz biraz düşer gibi oldu. İkinci yarının ortalarına kadar da bu sürdü fakat bir süre sonra rakip de yorulunca tekrar adamakıllı pozisyonlar bulmaya başladık. Ve yine Ramires, 76'da durumu 3-0 yaptı. Ardından 85'te 3-0'ın rahatlığıyla ve yorgunluğun da verdiği konsantrasyon eksikliğiyle duran top organizasyonundan bir kafa golü yedik. Skoru belirleyense 78'de oyuna giren Drogba oldu. Maçın uzatma dakikalarında kendi etrafında dönerek kalecinin beklemediği tarafa harika bir vuruş yaptı ve bu golün ardında da maç sona erdi.

Ramires şüphesiz günün ismiydi. Torres'in yaptığı açılış da harikaydı. Kırmızı kart görmeseydi bugün birkaç güzel işe daha imza atabilirdi. İlk haftalarda biraz korktuk Torres'in durumu geçen seneki gibi devam mı edecek diye ama şu son 3-4 karşılaşmadır gol atamadığı maçlarda bile harika performanslar ortaya koyuyor. Umarım aynen böyle devam eder.

Bu maçla birlikte puanımızı 13'e çıkarıyor ve iki Manchester ekibini takibe devam ediyoruz. Sırada Şampiyonlar Ligi maçımız var... 28'inde Valencia deplasmanına gidiyoruz. Her ŞL maçında olduğu gibi zorlu bir karşılaşma olacak şüphesiz. Fakat Torres de açılmışken şöyle güzel bir galibiyet almak şart. Moraller tam gideceğimiz İspanya'dan umarım 3 puanı alıp aynı şekilde moralli döneriz Londra'ya. Daha sonra görüşmek üzere.

***
Chelsea (4-3-3): Cech; Bosingwa, Ivanovic, Terry (k), Cole; Ramires, Mikel, Meireles (McEachran 82); Anelka (Drogba 78), Torres (KK 38), Mata (Malouda 58)

Swansea City (4-2-3-1): Vorm; Rangel, Monk (k), Williams, Taylor; Gower, Britton (Routledge DA); Dyer (Dobbie 71), Allen, Sinclair; Lita (Graham 58)

Hakem: Mike Dean // Seyirci: 41,800

Carling Cup 4. Tur'da Rakip Everton

Carling Cup 3. Tur maçlarının tamamlanmasıyla bugün, 4. tur kuraları çekildi. Geçtiğimiz sezon FA Cup 4. Tur'da karşılaştığımız Everton ile bu sezon Carling Cup 4. Tur'da karşı karşıya geliyoruz... Maç Everton'ın sahasında, 25 veya 26 Ekim'de oynanacak. Diğer eşleşmeler ise şöyle...

Wolves v Man City
Cardiff v Burnley
Blackburn v Newcastle
Arsenal v Bolton
Stoke v Liverpool
Aldershot v Man United
Crystal Palace v Southampton

23 Eylül 2011 Cuma

Premier League'de 6. Hafta Programı

Cumartesi, 24 Eylül 2011
14.45 Manchester City - Everton
17.00 West Bromwich Albion - Fulham
17.00 Chelsea - Swansea City
17.00 Liverpool - Wolverhampton Wanderers
17.00 Arsenal - Bolton Wanderers
17.00 Newcastle United - Blackburn Rovers
17.00 Wigan Athletic - Tottenham Hotspur
19.30 Stoke City - Manchester United

Pazar, 25 Eylül 2011
18.00 Queens Park Rangers - Aston Villa

Pazartesi, 26 Eylül 2011
22.00 Norwich City - Sunderland

22 Eylül 2011 Perşembe

CC 3. Tur: Chelsea 0 (Pen: 4 - 3) 0 Fulham

Carling Cup 3. Tur maçında dün akşam Fulham'la evimizde karşılaştık. Genel olarak hazırlık maçı tadında geçen bir karşılaşma oldu. 120 dakika boyunca iki taraftan da gol sesi çıkmayınca maç penaltılara gitti ve maçın aksine heyecanlı geçen penaltı vuruşlarıyla CC 4. Tur biletini aldık.

Genç oyuncular ağırlıklı bir kadroyla çıktığımız karşılaşma genel itibariyle izleyene pek keyif vermeyen cinstendi. Tüm maç önemli gol pozisyonları bulduk fakat Man Utd karşılaşmasında olduğu gibi yine hiçbirini değerlendiremedik. Artık buna şanssızlık mı yoksa ileri uçta yaşadığımız bir problem mi denir bilemiyorum. Ama bu durumdan bir an önce kurtulmamız gerektiği kesin. Alex'in ikinci yarının başında gördüğü kırmızı karta kadar her an golü bulacak gibi oynuyorduk. Sonrasında ise McEachran-Terry değişikliğiyle ilerideki etkinliğimizi biraz kaybettik. Ayrıca önemli oyuncularımız sakatlanıp lig ve ŞL maçlarında sıkıntı yaşamayalım diye yedek ağırlıklı çıktığımız karşılaşmada sakatlık, gitti iki as oyuncumuzu buldu. Sturridge 43'te, Cech ise 45'te sakatlandıkları için oyundan çıkmak zorunda kaldılar. Umarım uzun süreli bir problem yaşamazlar. Alex'in kırmızı kartına gelelim... 47'de rakibe ceza sahasında yaptığı hareketle oyundan atıldı Alex ve haliyle hakem penaltıyı aleyhimize verdi. Tamam, penaltıda sorun yok doğru karar fakat o harekete en fazla sarı kart verilebilirdi. Hakemin kararı çok ağır oldu. Bu arada Fulham penaltıdan yararlanamadı. Alex'in atılmasıyla da o dakikaya kadar orta saha-ileri uç arasında iyi iş yapmış genç oyuncumuz McEachran çıktı yerine Terry girdi ve ayrıca 10 kişiyle oynamanın verdiği etkiyle de daha az gol pozisyonu bulmaya başladık. Penaltı pozisyonu ve iki takımında bulduğu birkaç kritik pozisyon dışında 120 dakikada kayda değer bir şey olmadı desek yalan olmaz. Penaltılarsa dediğim gibi maçın aksine heyecan dolu geçti. Gerçi Chelsea gibi bir takım Fulham karşısında hem de evinde oynadığı bir maçta penaltıların heyecanını yaşayacak kadar maçı uzatmamalı ama neyse... Penaltı atışlarında ilk penaltımızı kullanan isim Lampard kaçırınca önce biraz gerildik. Ardından Cech'in yerine devre arasında giren Turnbull rakibin bir vuruşunu kurtardı, birisinin de direk gol olmasına izin vermedi ve maçı 4-3 penaltı atışlarıyla kazandık. Şüphesiz Chelsea böyle bir galibiyet almamalıydı ağırlıklı gençlerle çıkmış bile olsa. Ama öyle ya da böyle kazandık. İleride şanssızdık belki ama rakibin kaçırdığı penaltılarda ve Turnbull'un oynadığı sürece gösterdiği performans konusunda şansımız yerindeydi. Şimdi, 4. turdaki rakibimizi bekliyoruz.

Bugün 120 dakika boyunca alınlarının teriyle oynayan Kalou, Malouda, Bertrand, Luiz, Ferreira, Romeu ve Lukaku'ya tebrikler. Oynayan gençler arasında en iyisi bugün Bertrand'dı diyebilirim. Genç sol bek, her anlamda A. Cole'ü aratmadı. Hatta çok net bir gol pozisyonuna bile girdi. Belki de tüm maç bulduğumuz en net pozisyondu o. Bu performansıyla diğer maçlarda da şans bulması gerektiğinin mesajını AVB'ye verdi.

Sırada ligin yeni ekiplerinden Swansea ile oynayacağımız bir lig maçı var. Yine Stamford Bridge'deyiz. Fazla söze gerek yok, bu Cumartesi 3 puan bizi bekliyor. Daha sonra görüşmek üzere.

***
Chelsea (4-3-3): Cech (k) (Turnbull DA); Ferreira, Alex (KK 47), David Luiz, Bertrand; McEachran (Terry 51), Romeu, Malouda; Sturridge (Lampard 43), Lukaku, Kalou

Fulham (4-4-2): Schwarzer (k); Kelly, Grygera, Senderos, Briggs; Kasami (Zamora 77), Gecov (Sidwell 90+1), Baird, Frei; Ruiz, Sa (Dembélé 59)

Hakem: Chris Foy // Seyirci: 37,632

21 Eylül 2011 Çarşamba

Carling Cup 3. Tur Programı

Carling Cup 3. Tur'da rakibimiz Fulham. AVB'nin Londra derbisinde daha çok gençlere şans vermesi bekleniyor. McEachran, Lukaku, Bertrand, Romeu gibi isimlerin ilk 11'de başlaması kuvvetle muhtemel. Umarım gençler bizi hayal kırıklığına uğratmaz ve geçen seneki gibi bu turdan kupaya veda etmeyiz...

CC 3. Tur maçlarının bir kısmı dün akşam oynandı. Sonuçlar şu şekilde...
Aldershot Town 2 - 1 Rochdale
Crystal Palace 2 - 1 Middlesbrough
Leeds United 0 - 3 Manchester United
Blackburn Rovers 3 - 2 Leyton Orient
Aston Villa 0 - 2 Bolton Wanderers
Arsenal 3 - 1 Shrewsbury Town
Stoke City 0 - 0 Tottenham Hotspur
Burnley 2 - 1 Milton Keynes Dons
Nottingham Forest 3 - 4 Newcastle United
Wolverhampton Wanderers 5 - 0 Millwall

Bugünkü program ise şöyle...
Southampton - Preston North End
Manchester City - Birmingham City
Brighton and Hove Albion - Liverpool
Chelsea - Fulham
Cardiff City - Leicester City
Everton - West Bromwich Albion

20 Eylül 2011 Salı

Villas-Boas: "Hakemlerin Performanslarından Dolayı Çok Mutsuzum"

Villas-Boas, Man Utd maçının ardından özellikle yan hakemlerin başarısızlığını Profesyonel Hakem Kurulu Başkanı Mike Riley ile konuştu...

"Hakemlerin maçların sonucunu etkileyen düşük performanslarından dolayı çok mutsuzum. Böyle bir durumda tüm takımın morali bozuluyor. Yan hakemlerden işlerini yapmalarını bekliyorsunuz ama olmuyor. Bu konuda umursamamazlık yapamam ve bunun hakkında konuşmak için doğru insanlara çoktan gitmiş durumdayız."

18 Eylül 2011 Pazar

PL 5. Hafta: Man Utd 3 - 1 Chelsea

Korktuğum başımıza geldi... Man Utd deplasmanı olmasına rağmen çok çok iyi oynadığımız karşılaşmada hak ettiğimiz sonucu alamadan ayrıldık sahadan. Çoğu ilk yarıda olmak üzere kaçırdığımız pozisyonların haddi hesabı yoktu. Üstelik Man Utd'ın ilk iki golünün de ofsayt olması ve bunlar dışında da bir tane bile pozisyonlarının olmaması (ilk yarı için konuşuyorum) yenilgiyi daha da üzücü hale getiriyor. Kısacası futboldaki en kötü türden bir yenilgi yaşadık ama ne yazık ki yapacak bir şey yok. En azından daha ligin başında olmamızın avantajı söz konusu. Bundan sonraki haftalarda Man Utd'ın puan kayıplarını beklemeye koyulacağız.

90 dakikaya kısaca bakacak olursak rakibin sadece 3 pozisyon bulduğu ve bunların hepsini gole çevirdiği bir ilk yarı izledik. Şansları iyi değerlendirdiler, tebrikler fakat bu 3 pozisyondan ikisinin ofsayt olduğunu göremeyen yan hakemi de ayrıca tebrik etmek lazım. Rakibin bu kadar az pozisyonuna karşılık bizse bulduğumuz birçok gol pozisyonunu değerlendiremedik. Maç skoru-oyun&pozisyon açısından çok ters orantılı bir maç oldu kısacası. İlk yarı Ramires'in ikinci yarı ise Torres'in boş kaleye kaçırdıkları iki pozisyon ve bunlar dışında birkaçı daha saç baş yolduran cinstendi. Özellikle Torres'in maç 3-1'ken kaçırdığı pozisyonu paylaşmak istiyorum...



Buna fazla da bir şey denemez açıkçası. Maçın 82. dakikasında kaçırdığı bu pozisyon gol olsa -ki olmaması işten değil ama olmadı- daha bir umutlanıp, moral bulup kalan dakikalarda beraberlik için daha çok savaşabilirdik. Ama Torres zaten 46'da bir gol attım diyerek bir maçta iki gol atmayacağını adeta bu pozisyonla söyledi. Bu arada söz etmişken maçtaki tek golümüz hemen ikinci yarının başında Torres'ten geldi ve ligde Chelsea adına oynadığı 19. maçta ikinci golünü atmış oldu.

3 gol yedikten sonra bile çok iyi oynadık, maçın önemli bir bölümünde daha fazla topa sahip olan, pozisyon bulan taraf bizdik. Maçın sonlarına doğru biraz düştük doğal olarak ama geneline bakarsak Old Trafford'da ve Man Utd karşısında olmamıza rağmen çok iyi bir iş çıkardık (hak ettiğimizi alamadık o ayrı). Bu arada unutmadan 57. dakikada, maç 3-1'ken Rooney'nin kaçırdığı bir penaltı pozisyonu var. İlahi adalet olsa gerek 2008 ŞL finalinde Terry'nin yaşadığı şanssızlık bu kez de Rooney'nin başına geldi ve ayağı kaydı. Fakat ne yazık ki o değerde bir maç olmadığı ayrıca 2 farkla önde oldukları ve bu nedenle fazla önemi olmayan bir penaltı olduğu için 2008'le karşılaştırılamaz tabii ki.

Sonuç olarak bu mağlubiyetle beraber zirvenin 5 puan gerisine düştük fakat 3. sıradaki yerimizi koruyoruz. Sırada Carling Cup 3. Tur maçı var. 21 Eylül'de Fulham'la oynayacağız. Londra derbisinde şöyle sağlam bir galibiyet alıp yolumuza bakmamız gerek. Daha sonra görüşmek üzere.

***
Manchester United (4-4-2): De Gea; Smalling (Valencia 62), Jones, Evans, Evra (k); Nani, Fletcher, Anderson (Carrick 62), Young; Hernandez (Berbatov 78), Rooney

Chelsea (4-3-3): Cech; Bosingwa, Ivanovic, Terry (k), Cole; Ramires, Meireles (Mikel 78), Lampard (Anelka DA); Sturridge (Lukaku 67), Torres, Mata

Hakem: Phil Dowd // Seyirci: 75,455

17 Eylül 2011 Cumartesi

PL 5. Hafta: Man Utd - Chelsea | Maç Öncesi

Premier League'in 5. haftasında Man Utd deplasmanına çıkıyoruz... Henüz 5. haftadan bu zorlu maçı oynamak avantaj mı dezavantaj mı karar veremiyorum. Çünkü ikisini de barındırıyor aslında. Villas-Boas'ın da dediği gibi bu maçın sonucu, bu sezon kimin şampiyon olacağını belirlemeyecek fakat alacağımız olası bir mağlubiyetle de zirveden 5 puan uzaklaşmış olacağız. Sürekli söylüyorum, 5 puan daha ligin başında olduğumuz için çok bir fark değilmiş gibi gözükebilir fakat önümüzdeki takımın Man Utd olması bu işi çok değiştiriyor. Daha 33 hafta olsa da her hafta Man Utd'ın o 5 puanlık kaybı ne zaman yapacağını beklemek yanlış bir düşünce olur. Bu nedenle işi baştan sıkı tutup, ligin en zorlu takımının sahasından puan ya da puanlarla dönmeye son gücümüze kadar uğraşmalıyız. Tabii bunun ne kadar zor olduğunu biliyorum ama biz de en nihayetinde Chelsea'yiz. Bu maçtan en azından bir beraberlik alıp en kötü ihtimalle şu durumu koruyacak güçteyiz...

Oyuncularımızın durumuna gelecek olursak Drogba'nın Norwich maçında yaşamış olduğu sakatlığın bu maça kadar düzelmesini bekliyorduk fakat olmadı. 33 yaşındaki forvet Manchester'a götürülmeyecek. Onun dışında bilindiği üzere Essien'in sakatlığı hala devam ediyor. Bu iki oyuncu dışında Man Utd maçına tam kadro hazırız, durum şu an için bunu gösteriyor. İki takımın da tahmini kadrolarını verecek olursak...
guardian.co.uk

Gol yollarında sıkıntı yaşadığımız ortada... Man Utd ise aksine ligde bu sezon her maç bol gollü galibiyetler alıyor. En golcü oyuncuları Rooney ve henüz 4 hafta geçmesine rağmen 8 golü var. Bizim ise ligde 7 golümüz mevcut ve hepsi farklı oyuncular tarafından atılmış durumda. Defansif olarak baktığımızda ise iki takım da az gol gördü kalesinde bu sezon. Fakat Man Utd'ın şu ana kadar oynadığı takımları göz önünde bulundurursak ileride olduğu kadar defansta da çok başarılılar. Zaten her zaman öyle bir takım oldu Man Utd fakat bu sezona daha bir başka başladılar. Özellikle Arsenal karşısında aldıkları 8-2'lik tarihi galibiyetle bunu herkese gösterdiler...

Son olarak, belki de bu maçı ilgilendiren en önemli istatistik: Man Utd, evinde oynadığı son 17 lig maçının hepsini kazandı ve aynı zamanda bu bir Premier League rekoru. İşte biz bunu bozmak için yarın Old Trafford'a gidiyoruz. Umarım başarırız. Maçtan sonra görüşmek üzere.

16 Eylül 2011 Cuma

Delac Çek Ekibine Kiralandı

19 yaşındaki genç kalecimiz Matej Delac, bu sezon için Çek Cumhuriyeti birinci lig ekiplerinden SK Dynamo Ceske Budejovice'ye kiralandı. Geçen sezon başında Chelsea'ye katılan Delac, 2010/11 sezonunu da Hollanda'nın Vitesse takımında kiralık olarak geçirmişti. Bu yaz Kolombiya'da düzenlenen U20 Dünya Kupası'nda ülkesi Hırvatistan'ın da kalesini koruyan genç oyuncunun Çek ekibinde verimli ve başarılı bir yıl geçirmesini diliyoruz.

Premier League'de 5. Hafta Programı

Cumartesi, 17 Eylül 2011
14.45 Blackburn Rovers - Arsenal
17.00 Bolton Wanderers - Norwich City
17.00 Everton - Wigan Athletic
17.00 Wolverhampton Wanderers - Queens Park Rangers
17.00 Aston Villa - Newcastle United
17.00 Swansea City - West Bromwich Albion

Pazar, 18 Eylül 2011
15.30 Tottenham Hotspur - Liverpool
17.00 Sunderland - Stoke City
17.00 Fulham - Manchester City
18.00 Manchester United - Chelsea

14 Eylül 2011 Çarşamba

Luiz: "Buradaki Atmosferi Seviyorum"

"Maç çok iyiydi. Güzel bir gol attım. Uzun zamandır oynayamıyordum. Bu maçta 75 dakika görev almak vücuduma da iyi geldi. Ayağım şu an iyi durumda.

Stamford Bridge'de attığım 3. goldü bu ve mutluyum. Buradaki atmosferi ve desteği seviyorum. Oyuncuların hep bir arada olması da büyük önem taşıyor.

Torres iyi bir maç çıkardı ve iki asist yaptı. Onun için zor bir zaman çünkü herkes onun hakkında konuşuyor. Bir insan için zor bir durum bu, büyük bir baskı oluşturuyor insanın kafasında ama Torres iyi biri ve inanıyorum ki bu sezon birçok gol atacak.

Şimdi, sezon başından bu yana çok iyi performanslar sergileyen Man Utd ile büyük bir maç oynayacağız. Zorlu bir karşılaşma fakat bu hafta boyunca ona hazırlanacağız ve Pazar günü de iyi bir maç çıkaracağız."

13 Eylül 2011 Salı

ŞL: Chelsea 2 - 0 B. Leverkusen

Bu sezonun ilk Şampiyonlar Ligi maçında grubumuza 3. torbadan giren Bayer Leverkusen'i bu akşam evimizde Luiz ve Mata'nın golleriyle 2-0 mağlup ettik. Hem Şampiyonlar Ligi'ne iyi bir başlangıç yapmış hem de hafta sonu oynayacağımız Man Utd maçı öncesi moralleri biraz daha yükseltmiş olduk.

Her devler ligi maçı gibi zorlu bir karşılaşma oynadık. Fakat maçta her anlamda üstünlük bizdeydi. Birçok gol şansı bulduk. Özelikle Torres'in performansı çok iyiydi. Attığımız 2 golün de pasını verdi ve onun dışında özellikle ilk yarıda birçok gol pozisyonuna girdi ama ne yazık ki yine golle buluşamadan geçirdiği bir maç oldu. Sturridge de oyundan alınana kadar önemli pozisyonlar yakaladı fakat o da değerlendiremedi. Sakatlığının ardından tekrar forma giyen Luiz, ilk maçında çok güzel bir gole imzasını attı ve Leverkusen'in kilidini çözdü. Ardından durumu eşitlemek için kalemize daha çok gelmeye çalışan Alman ekibi karşısında daha fazla şans bulmaya başladık ve ikinci golümüz de uzatmalarda Mata'nın ayağından geldi. Villas-Boas, Man Utd maçını da düşünerek Terry'yi tamamen, Lampard'ı ve Anelka'yı ise son 25 dakika oyuna sokarak kısmen dinlendirdi. Genel olarak baktığımızda tüm oyuncularımızın performansları iyiydi. Üstelik çoğunun 3 gün önce maç yaptıklarını düşürsek... Kısacası iki tarafında iyi bir mücadele ortaya koyduğu güzel bir maç izledik. Bu zorlu karşılaşmadan galibiyetle ayrılan taraf olmak gerçekten çok önemliydi ve bunu başardık. Grubumuzun diğer karşılaşması Genk-Valencia'nın 0-0 berabere tamamlanması da sevindirici bir haber oldu bizim açımızdan. Umarım bundan sonraki maçlarda da aynen bugün ortaya koyduğumuz performansı sergilemeye devam ederiz.

Chelseali her insanın içinde 2008 finalinin o büyük hırsı var. O kadar yaklaşmışken penaltılarda kaybetmek gerçekten çok üzücüydü ama artık her geçen yıl büyüyen o hırsla kupaya ulaşmak istiyoruz. Gruptan zaten rahatlıkla çıkacağız ama devamını getirebilmek çok önemli. 2008'in ardından oynadığımız Şampiyonlar Ligi turnuvalarında gruplardan sonra pek bir başarı ortaya koyamadık. Ama bunu bu sezon bozmak ve kupayı kaldırmak istiyoruz. Barcelona ve Man Utd şüphesiz en büyük adaylar o kupa için ama bu kadro da zaferi fazlasıyla hak ediyor. Artık bu sezon bunu başarmalıyız.

Önümüzde yukarıda da bahsettiğim üzere zorlu bir deplasman var. Ligde 4'te 4 yapmış, Arsenal'e 8 atmış Man Utd'ın evine gidiyoruz. Elimizden gelenin en iyisini, hatta daha da fazlasını yapmalıyız. Daha ligin başındayız ama yine de zirveyle puan farkının açılmasına izin vermemeliyiz. Sonrasında o farkı kapatması çok daha zor olabilir. Biz Old Trafford'a önce galibiyet, en kötü ihtimalle de beraberlik için çıkmalıyız. Umarım oradan 3 puanla döneriz ve belki de o 3 puan Man City'nin alacağı sonuca göre bizi zirvenin yeni sahibi yapar. Daha sonra görüşmek üzere.

***
Chelsea (4-3-3): Cech (k); Bosingwa, Ivanovic, D Luiz (Alex 75), Cole; Meireles (Lampard 64), Mikel, Malouda; Sturridge (Anelka 64), Torres, Mata

Leverkusen (4-2-3-1): Leno; Castro, Reinartz, Toprak, Kadlec; Bender (Balitsch 79), Rolfes (k); Schürrle, Ballack (Augusto 65), Sam (Derdiyok 72); Kiessling

Hakem: Stephane Lannoy // Seyirci: 33,820

Meireles: "Liverpool Verdiği Sözü Yerine Getirmedi"

Meireles geçtiğimiz günlerde neden Liverpool'dan ayrıldığını yakında açıklayacağını söylemişti. O açıklamayı bugün yaptı. Portekizli oyuncu geçtiğimiz sezon başında oynayacağı bir sezonun ardından maaşının iki katına çıkması yönünde Liverpool'la anlaşmaya varmış fakat Liverpool bu sezon başında bu ücreti vermeyi reddetmiş ve Meireles için kulübümüzle anlaşmaya varmışlar...

"Tüm söyleyebileceğim sadece şu: Liverpool'un bana verdiği bir söz vardı fakat yerine getirmediler. Bu, suçlanması gereken tek şey değil tabii ama Liverpool taraftarının kafasında benim ayrılmamla ilgili bir soru kalmasın ve artık daha fazla bu konuya değinmek de istemiyorum.

Chelsea'nin teklifini öğrendiğimde bunun altın bir fırsat olduğunu düşündüm. Andre'nin nasıl çalıştığını ve zaferler kazanmak için ne kadar istekli olduğunu Porto'daki 1 aydan biliyorum. Bu nedenle buraya gelme kararını vermek çok zor olmadı. Şimdi buradayım. Yeni bir macera ve burada en iyimi yapmak istiyorum."

12 Eylül 2011 Pazartesi

Clifford'la 4 Yıl Daha...

Genç oyuncularımızdan Billy Clifford ile bugün, onu kulüpte 4 sene daha tutacak yeni bir sözleşme imzaladık. Gelecek ay 19 yaşına girecek olan Clifford, sağ bek, sağ açık ve orta sahanın ortası gibi çeşitli mevkilerde görev alabiliyor. Bu sezon öncesi Kuala Lumpur'daki hazırlık maçında ilk defa as kadroyla maça çıkan oyuncu şimdilik Chelsea Reserves'in önemli bir parçası konumunda. Umarım gelecek yıllarda as takımda da görürüz kendisini. Genç Clifford'a bundan sonraki Chelsea hayatında başarılar diliyoruz.

Şampiyonlar Ligi 13-14 Eylül Maçları

Salı, 13 Eylül 2011
21.45 Chelsea - Bayer 04 Leverkusen
21.45 Viktoria Plzen - BATE Borisov
21.45 Barcelona - Milan
21.45 Apoel Nicosia - Zenit St Petersburg
21.45 FC Porto - Shakhtar Donetsk
21.45 Borussia Dortmund - Arsenal
21.45 Olympiakos - Marseille
21.45 KRC Genk - Valencia

Çarşamba, 14 Eylül 2011
21.45 Ajax - Lyon
21.45 Internazionale - Trabzonspor
21.45 Benfica - Manchester United
21.45 Villarreal - FC Bayern München
21.45 Dinamo Zagreb - Real Madrid
21.45 Lille - CSKA Moscow
21.45 Basel - Otelul Galati
21.45 Manchester City - Napoli

10 Eylül 2011 Cumartesi

PL 4. Hafta: Sunderland 1 - 2 Chelsea

Ligin 4. haftasında, bugün Sunderland deplasmanındaydık... İlk 3 hafta istediğini alamayan rakibin hırslı başladığı maçı rahat bir oyunla 2-1 kazandık. Maçın tamamında fakat özellikle de ilk yarısında karşı tarafa fazla pozisyon vermeden ve etkili oyunumuzla top hakimiyetini de ele geçirip gol pozisyonları yaratarak Stadium of Light'tan 3 puan çıkarmasını bildik.

Karşılaşmanın başlamasından fazla zaman geçmeden Terry ile bulduğumuz gol önemli bir avantaj oldu bizim için ve rakibin o mücadeleci oyununu biraz olsun kırmış olduk. İlk yarı kaptandan gelen tek golle 1-0 sona erdi. İkinci yarıya da bir gol daha bulmak ve oyunu tamamen lehimize çevirmek için ataklarla başladık. İkinci 45'in başlamasından yaklaşık 5 dakika sonra Sturridge'in ayağından harika bir gol bulduk ve bir anlamda 3 puanı garantilemiş olduk. İlk kez forma giyen ve maça ilk 11'de başlayan Meireles'in tüm maç denediği ileriye havadan uzun paslarından biri de böylelikle bir gole asist olmuş oldu. Diğer bir yeni transferimiz Mata da karşılaşmaya ilk 11'de başladı ve ortaya koyduğu performansla ileride etkili olmamıza ciddi katkısı oldu. İlk golün öncesinde direkten dönen frikiğiyle Chelsea'deki 2. maçında 2. golüne çok yaklaşmıştı ama olmadı. Drogba'nın sakatlığında 4-3-3'ün ileri ucundaki adamı olarak Anelka'yı tercih eden AVB de açıkçası büyük bir takdiri hak etti diyebiliriz. 50 milyon sterlinlik Torres'i yedek oturtup o bölgede Fransız oyuncuyu kullanmak kesinlikle verilmesi gereken en doğru karardı ve öyle de oldu. Geçen sezonda olduğu gibi bu sezonda da lig başladığından beri devam ettirdiği kötü performansla takıma hiç bir şey katamayan Torres'in yerine oynayan Anelka, hiç şüphesiz Torres'in muhtemel oyunundan daha etkili olmamızı sağladı ileride.

Tekrar maça dönecek olursak ikinci golle birlikte dediğim gibi zaten karşılaşmayı bitirmiştik. Kalan dakikalarda da 2-0'a rağmen zorlayan Sunderland sonunda aradığı golü buldu fakat maçı çevirmek için biraz geç kalmışlardı. Artık 3 puanın rahatlığıyla bıraktığımız son 3-4 dakikalık bölümde Ji'nin ayağından buldular golü ve sonra da maç sona erdi. Maçın adamı kimdi derseniz tartışmasız Sturridge derim. İlk golde Terry'ye çıkarttığı topla bir nevi golün asistini yapan ve ikinci gole de klas bir vuruşla imzasını atan genç oyuncu 3 maçlık cezasının ardından fırtına gibi döndü diyebiliriz. Üstelik Torres gibi de değil, hazırlık maçlarında nasıl oynadıysa aynen sürdürüyor kalitesini. Bu sezon içinde en az bir 20-25 maça çıkar, böyle devam ederse de gelecek sezondan itibaren takımın as oyuncusu olur.

Bu galibiyetle beraber 3 maçlık mini bir galibiyet serisi oluşturmuş durumdayız. Umarım devamı da gelir. Fakat tabii haftaya lider Man Utd'a konuk oluyoruz, unutmamak gerek. Hafta arasında oynayacağımız Leverkusen maçını da düşünürsek çok zorlu bir karşılaşma bizi bekliyor. Şu an liderin 2 puan gerisindeyiz. Alınacak bir mağlubiyetle erken fakat 5 puanlık önemli bir kopma yaşayabiliriz zirveden ve ne kadar daha ligin başında olursak olalım sonradan telafi etmesi çok zor bir fark olabilir bu. Umarım yapabileceğimizin en iyisiyle ve hak ettiğimiz skorla döneriz Old Trafford'dan. Daha sonra görüşmek üzere.

***
Chelsea (4-3-3): Cech; Bosingwa, Ivanovic, Terry (k), Cole; Ramires, Meireles, Lampard; Sturridge (Malouda 61), Anelka (Romeu 79), Mata (Torres 73)

Sunderland (4-2-3-1): Mignolet; Bardsley (Elmohamady 61), Bramble, Brown, Richardson; Gardner, Cattermole (k) (Wickham 65); Larsson, Sessègnon (Ji 81), Colback; Bendtner

Hakem: Lee Probert // Seyirci: 36,699

PL 4. Hafta: Sunderland - Chelsea | Maç Öncesi

Bir haftalık milli maç arasının ardından tekrar lige dönüyoruz. Bu haftaki rakibimiz ilk 3 maçta sadece 2 puan toplayan Sunderland... Lige Liverpool deplasmanından çıkardıkları 1 puanla iyi bir başlangıç yaptılar fakat sonraki iki haftada aldıkları Newcastle yenilgisi ve Swansea beraberliğiyle şu anda ligin 13. sırasında yer alıyorlar. 23 Ağustos'ta oynadıkları Carling Cup maçında da Brighton gibi bir Championship ekibine mağlup oldular. Biz ise ilk hafta Stoke City deplasmanında kaybettiğimiz 2 puandan dolayı Manchesterlı rakiplerimizin bir adım gerisindeyiz fakat her şey şu an için iyi gidiyor diyebiliriz. WBA ve Norwich karşısında aldığımız galibiyetlerden sonra bu maçtan da 3 puan çıkarmalıyız, böyle maçları kesinlikle puan kaybederek geçemeyiz. Ki zaten inanıyorum, Sunderland deplasmanından da galibiyetle dönüp Leverkusen ve Man Utd maçlarına tam moral çıkacağız.

Oyuncularımızın durumlarına gelirsek Sturridge'in geçen sezondan kalan 3 maçlık cezası sona erdi. Bu maçta görev alabilir. Cech'in Man Utd maçına kadar sürecek dedikleri sakatlığı erken sona erdi. O da bu maç için hazır durumda. Luiz de yaşadığı hafif sakatlıktan tamamen kurtuldu, AVB'den görev bekliyor. Norwich maçında yaşadığı çarpışmayla kafasına sert bir darbe alan Drogba'nın ise bu maçta oynaması mümkün gözükmüyor, fakat muhtemelen haftaya Man Utd maçına hazır olur. Son gün transferimiz Raul Meireles ise Chelsea'deki ilk maçına çıkmaya hazırlanıyor. Menajerimiz görev verirse oynamaya hazır. İki takımın tahmini kadroları şu şekilde...
guardian.co.uk

Ve son olarak Sunderland'le ilgili önemli bir istatistik... Rakip, Stadium of Light'ta oynadığı son 8 lig maçından 7'sini kaybetti. Umarım bu maçla birlikte bu istatistik 9'da 8 olur. Maçtan sonra görüşmek üzere.

9 Eylül 2011 Cuma

Premier League'de 4. Hafta Programı

Cumartesi, 10 Eylül 2011
17.00 Wolverhampton Wanderers - Tottenham Hotspur
17.00 Sunderland - Chelsea
17.00 Stoke City - Liverpool
17.00 Manchester City - Wigan Athletic
17.00 Everton - Aston Villa
17.00 Arsenal - Swansea City
19.30 Bolton Wanderers - Manchester United

Pazar, 11 Eylül 2011
15.30 Norwich City - West Bromwich Albion
18.00 Fulham - Blackburn Rovers

Pazartesi, 12 Eylül 2011
22.00 Queens Park Rangers - Newcastle United

5 Eylül 2011 Pazartesi

Meireles: "Para İçin Gelmedim"

Meireles, Chelsea'ye finansal nedenlerden dolayı geldiği konusundaki iddialara cevap verdi...

"Bunlar futbolda olabilecek şeyler. Liverpool'la ilgili sadece iyi şeyler söyleyebilirim. Orada çok güzel bir yıl geçirdim.

İnsanlar benim hain olduğumu ve para için geldiğimi düşünüyorlar. Ama bu yüzden değil. Daha sonra neden olduğunu açıklayacağım, henüz her şey çok yeni.

Transfer çok hızlı şekilde gelişti. Liverpool'dan ayrılışım konusunda suçlanması gereken tek kişi ben değilim. Oradan ayrıldım ama Liverpool'u sevmeye devam edeceğim. Orada çok iyi arkadaşlarım var.

Villas-Boas, anlaşma konusunda çok ilgilendi. Bu nedenle mutluyum. Bundan sonra en önemli şey Chelsea'nin zaferler kazanabilmesi için tüm zamanımı bu takıma vermek olacak."

4 Eylül 2011 Pazar

Lukaku Şampiyonlar Ligi Kadrosunda Yok !

Yeni transferimiz Romelu Lukaku, Şampiyonlar Ligi grup maçları kadrosuna alınmadı...

UEFA, 22 kişilik ŞL kadrosunda 17 kulüp dışında yetişmiş oyuncuya izin veriyor. Lukaku ise ne yazık ki teknik kadro tarafından bu 17 kişilik kontenjana dahil edilmedi. Diğer yeni transferlerimiz Romeu, Mata ve Meireles ise kadroya alınan isimler arasındalar.

Sınırlı sayıda oyuncuya izin veriliyor, evet ama genç Belçikalı grup maçlarında bize kesinlikle yarar sağlayabilecek bir golcüydü ve mutlaka o 17 kişinin arasında olmalıydı. Fakat tabii ki AVB ve ekibinin kararıdır, yapacak bir şey yok. Umarım sonradan pişman olacağımız bir karar olmaz.

1 Eylül 2011 Perşembe

Raul Meireles #16

Transfer sezonunun son gününde (dün) anlaştığımız Raul Meireles, daha önce Arjen Robben ve Roberto Di Matteo tarafından giyilen Chelsea'nin 16 numaralı formasını giyecek. Milli takımda da aynı numaralı formayı giyen Portekizli oyuncunun o formayı başarıyla taşımasını diliyoruz.

Meireles Chelsea'de & Benayoun Arsenal'e Kiralandı !

Van Aanholt ve Kakuta'nın kiralık gitmesiyle transfer dönemini kapattık diyorduk ki son saatlerde iki çok önemli gelişme daha yaşandı...

Essien'in sakatlığıyla şöyle iyi bir orta sahanın ortası - ön libero arayışına girmiştik. Biriyle anlaşmak transfer döneminin son gününe nasipmiş... Tam da o bölgenin adamı, hatta yıldızı diyebileceğimiz Liverpoollu Raul Meireles'le 4 senelik sözleşme imzaladık. Daha geçen sezon Liverpool'a katılan ve oynadığı 41 maçta 5 gol atan Meireles, ondan önceki 6 sezonu Porto'da geçirmişti. Portekiz Milli Takımı'nda da 47 maçta 8 golü bulunan futbolcunun yaşı 28, yani futbol için en iyi döneminde. Umarım çok iyi bir 4 sene, hatta fazlasını geçirir Chelsea'de...

***
Bir diğer önemli gelişme de yine bir kiralık gitme durumu... Bu yaz çok önemli oyuncularını kaybeden Arsenal, Yossi Benayoun'u bir sezonluğuna kadrosuna kattı. Sezon öncesi maçlarda iyi performanslar ortaya koyan Benayoun, sezon içinde genelde şans bulmakta zorlanıyor. Bu nedenle Arsenal'e kiralanması iyi oldu. Umarım 31 yaşındaki İsrailli futbolcu, bir diğer Londra ekibinde şans bulur ve bu dönemi verimli bir şekilde geçirir.

Van Aanholt Wigan'a & Kakuta Bolton'a Kiralandı

Transfer sezonu sona erdi, son günü de bizim açımızdan bir hayli hareketli geçti... Yeni transferimiz Ulises Davila'yı Vitesse'ye kiraladığımızı paylaşmıştık. Akşam saatlerinde de diğer genç oyuncularımızdan Patrick Van Aanholt ve Gael Kakuta'yı iki Premier League ekibine kiraladık. Genç sol bek Van Aanholt bir sezonluğuna Wigan'a, Kakuta ise 1 Ocak'a kadar Bolton'a gönderildi... İki gencin de tecrübeye çok ihtiyaçları var. Burada kalsalardı bu sezon da forma bulma ihtimalleri yoktu. Kiralık gitmeleri bu açıdan iyi oldu. İkisinin de bu dönemlerini iyi değerlendirmelerini diliyoruz...